21 Ekim 2012 Pazar

Sessizliğin Zamanı




Bir günüm, bir günüm ve bir dünüm geçmedi düşünmeden ne olduğunu ? Sahi ya ne oldu zamana? Nasıl oldu da ilerledi bu kadar? Aldım nefesi ve verdim. Kapadım gözümü ve açtım. Saçlarım dalgalandı soğuk bir dün batımı. Dışarısı gri, kırmızılı gri idi o dün. Her yerde seni ve her yerde süt mavisini aradım. Oyun oynuyorlardı benle. Ve alay ediyordu benimle zaman. Bıkıp usanmıştım olanlardan. Anlamak ve düşünmek istemiyordum zamanı. O an durdum. Kapadım gözümü. Unutmaya susadım, beni hatırlamanı dileyerek. Zaman geldi, geçti gözümden. Açtım gözümü, geçmişti yıllar. Geçen nefeslerimdi aslında. Tükenen aldığım oksijendi. Gitme der gibiydim sana, düşünüyorum da demedim hiçbir zaman gitme diye. Gittin. Gel derdim nefeslerce. Çığlıklarım boğulmasaydı, düşlerimdeki her gel deyişlerimde. Sustun, zaman kadar nankör ve zaman kadar çevremdeydin. Sustun. Defolup gittin zamanın koynuna, çok yakınlaştın başka güzelin kucağına. Nefesim tenimde, öylece bekledim kaldığım yerde. Bıkmıştım, usanmıştım. Unutmayı diledim zamanı.  Zamanın alacası aldı seni. Yitirildin. Yokluğun her şeyi oldun.  Herkes oldun. Yine de sevdin. Belki nefesimden daha çok acı çektin. Belki geldin ve ben görmedim. Belki görmediğim o dün, senin yitirilmeye gittiğin dündü. Hiç bilemedim. Bir gün, bir gün ve bir dün geçmedi düşünmeden ne olduğunu sana? Ölüm gibi kurşuni bir yağmur oldun. Issızdın. Aylaktın. Herkesten daha çok bağlıydın. Kimse bilmezdi. Sen beni düşlerdin.  Denedin. Sen, yok oldun. Gözümü kapadım. Nefesimi verdim. Sen yoktun. Ne bedenin... Ne düşüncelerin... Neydi nedenin? Bir gün, bir gün ve bir dün geçmedi düşünmeden yokluğunu. Yokluğun vardı zamanlarca. Varlığın yoktu nefeslerce. Sense süt mavisi, sense huzurdun bana. Yokluğa teslim oldun. Geçmedi gözünden benim suretim, deli gibi var olmak istercesine bende. Bir gün geçmedi düşünmeden, nerede kaybolduğunu? Suretim kaybınla kaldı. Kayıpların bir dolapta sürüce. En çok da çocukluğun kayıp.  Civciv sarısı bir gözyaşı yatağımda. Uzanır ve uyur öylece. Neredesin? Bir gün, bir gün ve bir dün geçmedi kayıp yanlarını aramadığım. Al nefes ve çık karşıma. Söyle, ölüme vermediğimi kayıplarını. Kalmadı bende, kalamadı yok olmuş kayıpların.  Söyle, hala sende olduklarını. Söyle ki mavim huzurlansın bu sessizlikte. Ah, bıktım ve yoruldum. Ah ben de insandım. Zaman beni de çağırıyor koynuna. Ben inatla çığırıyorum sonsuzluğa. Çığlığım dayanıyor kapına. Kapın kapalı. Yokluğun yokluk, varlığın yokluk. Sen, bir dündesin. Dün ki, süt mavisi. Dün ki huzur...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder